Kadın eczacılar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Ankara’da bir araya geldi. 8 Mart etkinlikleri, Bölge Eczacı Odası Yöneticileri ve delegelerinden oluşan heyetin 7 Mart Cumartesi günü Anıtkabir’i ziyareti ile başladı. Aslanlı Yol’da başlayan tören; Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün mozolesine çelenk konulması ve Türk Eczacıları Birliği Kadın Eczacılar Çalışma Grubu Başkanı Ecz. Mine Erdoğan’ın Anıtkabir Özel Defteri’ni imzalaması ile devam etti.
Anıtkabir’deki törenin arkasından programın ikinci kısmına geçildi. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Kadın Eczacılar Çalışma Grubu Başkanı Ecz. Mine Erdoğan, Türkiye’deki eczacıların %57’sini kadınların oluşturduğunu, kadın eczacıların meslekte olduğu kadar meslek yönetiminde de söz sahibi olması gerektiğini ifade etti. Kadın Eczacılar Çalışma Grubu’nun kuruluşu ile ilgili olarak “Amacımız, kadın meslektaşlarımızın, cesaretlendirilerek yönetimlere katılmayı talep etmesini, talep ettiklerinde de önlerindeki engellerin kaldırılmasını sağlamak. Bunu da yapmak için hem ulusal hem de uluslararası düzeyde bir dayanışma gerçekleştirmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Kadınların yönetici kademelerinde istenen düzeyde yer almamasının pek çok sebebi olduğunu söyleyen Erdoğan, “Kadın Eczacılar Çalışma Grubu olarak önümüzdeki dönemde bu nedenleri tespit etmek ve sonrasında bunları ortadan kaldırmak için çalışmalar yürütecek; çalıştaylar, eğitimler düzenleyeceğiz. Çalışmalarımızı; ülkemizde ve mesleğimizde kadınların liderlik rollerini güçlendirmek, engelleri aşmak için dayanışmaya, bilime ve eğitime ağırlık vereceğimiz bir çerçevede yürüteceğiz. Bilimde, eczacılıkta, meslek örgütümüzde cinsiyet eşitliğinin sağlanması adına adımlar atacak; Kadın Liderler Akademisi çatısı altında birleşeceğiz. Ortak akıl yoluyla, sizlerin katılımıyla bu çalışmaların yaygınlaşacağına ve engelleri hep birlikte ortadan kaldırmamız gerektiğini söylemek istiyorum” dedi.
Çorum Eczacı Odası Başkanı Ecz. Şefkat Güler, yaptığı konuşmada 8 Mart’ın tarihçesini şu sözlerle katılımcılarla paylaştı: “Kadınlarımız aslında toplumda ve insanlığın var oluşundan beri yaptıkları ile bir güne sığdırılamayacak kadar önemlidir. Bugünün tarihçesine gelirsek; 8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisinin daha iyi çalışma koşulları isteği ile bir tekstil fabrikasında grev başlamış, güvenlik görevlileri ile çıkan arbedede işçiler fabrikaya kilitlenmiş, daha sonra çıkan yangında fabrikadan kaçamayan işçilerin arasındaki 120 kadın işçi de can vermiştir. 27 Ağustos 1910 tarihinde, Danimarka'da yapılan Uluslararası Kadınlar Toplantısı’nda ölen işçiler anısına 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılması teklifi sunulup kabul edilmiştir. 1977 yılında da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu da 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılmasını kabul etmiştir.”
Güler, konuşmasını “Günümüz aile düzeninde ve medeniyet birikimimizin inşasında önemli bir rol üstlenen, dünyamızı daha yaşanılabilir daha huzurlu, mutlu ve güzel bir yer haline getirme çabasıyla yaşayan kadınlarımızın bu önemli gününü Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ‘Dünyada her şey kadının eseridir’ sözleriyle kutluyorum” diyerek tamamladı.
Ankara Eczacı Odası Başkanı Uzm.Ecz. Taner Ercanlı, gerçekleştirdiği konuşmada “Eczacılığın her alanında kadınların fazla olmasına rağmen ne yazık ki kadınların örgütlenme düzeyinin düşük seviyelerde olduğunu görüyoruz. Buradan kadın meslektaşlarıma seslenerek meslek örgütlerine daha fazla dâhil olmaları gerektiğini, örgütümüzün tüm birimlerinde görev almaları için aktif şekilde mücadele etmelerini istiyorum. Çünkü demokrasi kültürümüzün istenilen seviyeye gelmesi için kadınlara her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Bununla birlikte kadınların üretime ve yönetime katılma imkânına kavuştukları her alanda, toplumsal gelişmenin ivme kazandığına tanık oluyoruz. Dolayısıyla kadın varsa gelişme var, kadın varsa ilerleme var, kadın varsa demokrasi var ve yine kadın varsa zarafetin var olduğuna inanıyorum” ifadelerine yer verdi.
Türk Eczacıları Birliği Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, konuşmasında “Kadınların yok sayıldığı, baskıya, ayrımcılığa ve şiddete maruz kaldığı, kadınların hak taleplerinin karşılık bulmadığı bir toplumun varlığını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi mümkün değildir. Kadının özgürlüğü ve eşitliği aslında toplumun tüm kesimlerinin özgürlüğü ve eşitliği demektir” ifadelerini kullandı.
Kadına yönelik şiddetten bahseden Çolak, konuya ilişkin “Ayrımcı, şiddeti meşru kılan, cinsiyetçi söylemler asla görmezden gelinemeyecek, karşı durulması gereken bir husustur. Bunun yanı sıra İstanbul Sözleşmesi ve Kadına yönelik şiddet konusunda kadın örgütlerinin yıllarca süren mücadelesi sonucunda yürürlüğe giren 6284 sayılı Koruma Kanunu, bir an evvel etkin şekilde uygulamaya konulmalıdır” dedi.
Konuşmaların ardından; moderatörlüğünü 41. Dönem Denetleme Kurulu Başkanı Ecz.Aylin Yalçınkaya’nın üstlendiği Aslı Şafak’la Kadın Liderler isimli programa geçildi. Söyleşi, Yalçınkaya’nın soruları ve yönlendirmeleri eşliğinde interaktif bir şekilde ilerledi.
Uluslararası Eczacılık Federasyonu (FIP) Eğitim Politikaları ve Uygulamaları Lideri Ecz. Nilhan Uzman, FIP’in eczacılar arasında cinsiyet eşitliği ile ilgili EquityRx Girişimi’ni anlatan bir sunum gerçekleştirdi. Uzman, bu girişimin; toplumda kadınların okuryazarlığının eczacılar tarafından güçlendirilmesi, eczacılık iş gücünde cinsiyet eşitliği, eczacılık biliminde ve bilimde kadınların desteklenmesi olmak üzere üç konuya odaklandığını ifade etti. Uzman, ayrıca Kadın Eczacılar Çalışma Grubu’nda genç kadın eczacıların yer almasının önemine vurgu yaptı.
Program, Uluslararası Eczacılık CEO’su Catherine Duggan’ın Türkiye’deki kadın eczacılara yönelik konuşma gerçekleştirdiği videonun izlenmesi ile sona erdi.
8 Mart Pazar günü, kadın eczacılar rehber eşliğinde Ankara kalesi ve civarındaki tura katıldı.